Bebekle Tanışma

İleride bir siluet görüldü.İleride görülen siyah saçlı bir oğlandı ve 16-17 yaşlarında elinde su şişesi ile koşuyordu birkaç metre sonra yavaşlayarak kimsenin oturmadığı bir banka oturup kollarını bankın üstüne koydu etrafa bakarken yüzünü buruşturarak gözlerini kıstı ve ileriye doğru bakarak bir siluet'ı gözleriyle takip etti bir biraz süre geçtikten sonra önünden geçen bir bebek arabası geçti ve Darq bakışlarını bir an yukarı kaldırdı o anda önünden geçen kadını sanki birine benzetiyordu.Geniş çerçeveli gözlükler,siyah body ve bir şort.Kafasını yukarı kaldırdı ve bulutlara baktı.Gözlerini iki eliyle ovuşturup bir daha baktı elini saçına atarak yutkundu belkide o değildir diye umutlu bir biçimde bir daha baktı ama faydası yoktu sanki bu yüzden onun arkasından koşmaya başlamıştı.Yavaşça ona yaklaştı ve başını indirdi bir kız çocuğu bebek arabasında yatıyordu.Darq gözlerini kadına çevirdi ama kadın onu görmemişti.Darq kadının onu görmesini bekledi...

Neden neden neden?!
Etrafına baktı Mich.Kimi koşuyordu, kimi oturmuş çevreyi izliyordu.Fakat Mich, üstünde birkaç çift göz hissetti.Arkasına dönüp baktığında okullarından Katie ve Isolde ona bakıyordu.Hemen çantasından gözlüğünü çıkarıp taktı ve onları görmezden geldi.Bebek arabasını hafifçe iteklerken çıkartığı tıkırtılara yoğunlaşmıştı.Etrafındaki onu ayıplayan gözleri es geçmek ne kadar yorucu ve acı verici olsada bunu yapmalıydı.Binbir aşağılamayla dünyaya getirdiği çouğunu şimdi 1-2 el kızının ayıplayan bakışlarına yenik düşürmemeliydi.Siyah geniş çerçeveli güneş gözlüğünün altından, siyah göz kalemi ve rimele karışmış olan tuzlu gözyşalarını ince parmağıyla sildi ve burnunu çekti.Çantasından bir mendil çıkardı ve sessizce burnunu temizledikten sonra en yakındaki çöp konteynırına attı.

Düngeceden kalma yağmurdan dolayı ıslanmış tahta banka baktı.Ellerini koyduğu bankın pütürlü yüzeyi Mich'in ellerini okşuyordu.Gülümsedi ve bebek arabasındaki kızı Oceane'e baktı.Melekler gibi uyuyordu.Suratındaki kalıplaşmış gülümsemesi iyice genişleşmişti. Islak banktan usulca kalktı ve hafif adımlarla parkın çıkışına doğru yürümeye başladı.Parkın koşu sahasına gelince durdu ve etrafına bakındı.Ve sonra karşıdan birisinin onu izlediğini farketti.İleride görülen siyah saçlı bir oğlandı ve 16-17 yaşlarında elinde su şişesi ile koşuyordu birkaç metre sonra yavaşlayarak kimsenin oturmadığı bir banka oturup kollarını bankın üstüne koydu..O değildir herhalde diye düşündü fakat içine bir kuşku düşmüştü.Arkasını döndüğünde çoçukla burun buruna geldi.Afallamıştı.Zorla gülümsedi ve
"Selam Darq" dedi

Gözlerim onun gözleriyle buluşmayı bekliyordu.Kalbim o an için çırpınıyordu,gözlerini kırpmaktan korkuyordu.Onu fark etmesini istiyordu ama görümce irkilmesini ve kaçmasını istemiyordu.Aksine onunla konuşmak için onun peşine takılmıştı ama Michelle'nin onunla konuşmak istediğinden emin değildi.Gözleri umutsuzlukla sönmeye başlamıştı Michelle onu takmıyormuş gibi davranıyordu ve bu Darq'ı çok kötü duruma sokuyordu.Darq onu fark etmesini ve en azından konıuşmasını istiyordu tam arkasını dönecekken Michelle onu görmüştü ve yüzünde afallamış bir ifade oluşmuştu birkaç saniye için bir saniye içinde kulağında yankılanan sesi dinledi "Selam Darq" Darq ona kısa ve kesik bir bakış attı ve birde bebek arabasında duran bebeğe baktı.Derin bir nefes alarak Michelle'nin gözlerine baktı.Gözünün yanından akan küçük bir damla yaş vardı ve yanağından süzülüyordu.Darq gözünü kapadı ve ağzını açmaya çalıştı kekeledi ' Be...Be...Beni Aldatmıştın Değil Mi Mich ? ' Sözler ağzından yakarış gibi çıkmıştı ona bakarak gerçekleri isteyen bakışını kullandı,bu bakış babasında bile işe yaramıştı ve belkide Michelle'de de yarardı...

Darq'la burun buruna geldiğinde üstüne çöken afallama fırtınasından kurtulamamıştı Michelle.Darq'ın gözleri Michelle'nin içinde karmakarışık duygular oluşturmuştu.İlk başta ona ihanet etmişti ve Michelle bu yüzden kendini suçlu hissediyordu.Fakat gereken ilgiyi göremediği için, içinde yaşanan fırtınayı Arch'la sonlandırmayı tercih etmişti.Kim suçluydu?Bu Michelle'nin cevabını duymak istemediği sorulardandı.Fakat Darq'ın onsa sorduğu soruyu duyunca afallama krizine girmiş gibiydi.' Be...Be...Beni Aldatmıştın Değil Mi Mich ? ' Sözler ağzından yakarış gibi çıkmıştı.Michelle'nin eli ayağı titremeye başlamıştı.Ayakta duramayacak gibiydi. Bebek arabasının koluna yapışt fakat bu seer araba zangır zangır titremeye başlamıştı.Oceane uyanabilirdi. Bebek arabasının kolunu bıraktı ve en yakın banka oturmak için yavaş avaş ilerlemeye başladı.Dar bakışlarından dolayı önünü göremiyordu.Yerde duran taşa çarptı yere düştü.Burnunu vurmuştu ve çok acıyordu.Hızla ayağa kalktı -ki bu durumda ne kadar hızlı olabilirse o kadat hızlı- ve en yakındaki banka oturdu.Çantasından küçük bir el aynası çıkardı ve yüzüne baktı.Burnu kanıyordu.Aceleyle el aynasını çantasının içine attı ve küçük bir mendil çıkarıp burnuna bastırmaya başladı.Darq'ın sorusunu hala cevaplamamıştı.

Gerçekleri isteyen bakışıyla gözleri hala Michelle'nin üzerindeydi.Bakışlarını saçlarına kaldırdı ve bukleli yaptığı saçlarına bir kez daha hayranlıkla baktı ne olduğu hakkında tek bir düşünce vardı ve bu düşünce Mich'in onu aldattığıydı ama böyle düşünmemeye çalışarak acısını hafifletebilirdi.Şu an tek ihtiyacı olan Mich'in o bebeğin bir yakının olduğunu söylemesiydi.Şu an tek buna ihtiyacı vardı,yıkılmıştı ve kendini çok kötü hissediyordu.Hem de hiç olmamış kadar elinde olmadan eli üstündeki beyaz atlete uzandı.Yırtarcasına tutuyordu,sinirli değildi ama kendini çok huzursuz hissediyordu.Gözleri çevreye bakındı onlara bakan kimse yoktu.Belkide ergen yetilerinden kurtulmak fazla tepki vermemesini sağlayabilirdi.Düşünceleri hala çok acınasıydı,aldatılmış olma ihtimali daha yüksekti ve bu ihtimal Darq'a çok acı veriyordu.Kendisini sıkmasına rağmen gözlerinden süzülen birkaç yaşı tutamıyordu.O anda Mich'in eli ayağı titremeye başlamıştı.Söylediği söz bu durumda kendisine gelse yere yıkılıp kendisini kaybederdi ama Michelle zor da olsa yürüyebiliyordu.Düşmemek için bebek arabasına tutunmuştu ve bebek arabası titremeye başlamıştı büyük ihtimalle bebek arabasının içindeki bebeğin uyanmaması için bebek arabasını bırakmıştı.Kısa ve kesik adımlarla yürümeye başlamıştı.Bir anda bir şeye takıldı ve yere düştü.Darq şaşkınlıktan ne ona yardım edebilmişti nede başka bir şey yapabilmişti.Michelle yavaşça yerden kalkmıştı ve yeniden yürümeye başlamıştı en yakında bulduğu banka oturmuştu ve çantasından aynasını çıkarıp yüzüne baktığında burnunun kanadığını fark etmişti elini çantasına atarak bir mendil çıkardı ve burnuna bastırdı mendilin kan doluşunu izledi ve yavaşça onun yanına doğru gitti.Dizlerinin üstüne çöktü ve onun yüzünü eliyle kavradı kaldırdı ondan gelen koku başını döndürmüştü ve o anda ne olduğunu anlamadan dudaklarını onun dudaklarında bulmuştu.Kendini geri çekemiyordu,kokusu burnuna dolarken sanki uyuşturucu çekiyormuş gibiydi...

Michelle burnundaki kanı temizlemeye çalışırken Darq Michelle'nin önünde dizlerinin üstüne çökmüştü.Darq neler yapıyordu böyle?Fakat Michelle daha hiçbişey anlamadan Darqla dudakları buluşmuştu.Michelle ne yapmalıydı peki?Kendini koyverip Darq'ın kucağında mı bulmalıydı kendini?Hiç bişey olmış gibi hayatına devam ederdi.Yoksa ağır kızımı oynamalıydı?Hiçbirinde gerçek cevabı bulamıyordu.Fakat ağır kızı oynaması daha akla yatkındı.İyice lekenmiş adına bir leke daha sürerse kaldıramayabilirdi.Ah ne kadar harika değil mi? Şimdide isminin statüsüne önem veriyordu.Gittikçe ailesine benzemeye başlıyordu.Yakında saçma balolara katılmak için kızının eline parayı tutuşturup Manhattan sokaklarına atardı herhalde.Sonrada bir gün telefonu çalardı ve anne ben hamileyim derdi kızı.Nedense hikaye çok yabancı değildi.Doğru ya.Kendi hikayesiydi.Ona cilve yapan berbat hayatının bir kısmıydı.Dışarıdan ne kadar mükemmel görünsede aslında ne kadar berbat olduğunu bir tek kendisi biliyordu.O yüzden şu anda burada bir seçim yapmak zorundaydı.O yüzden ya kendi kalbini kıracaktı yada kendininkini.Fakat Darq'ın kalbini daha çok kırmaktansa kendini üzmeyi tercih ederdi.Kendini serbest bıraktı ve kollarını Darq'ın boynuna doladı...

Duygularım beyninimi etkisiz kılıyordu.Michelle'nin dudaklarından gelen muhteşem tadıyla kendimden geçmiş bir durumda onun bunu istemeyip istemediğini bilmiyordum.Onun fikirlerini hâlâ önemsiyordum bir düşünce beni aldatmış olsa bile.Kendime gelmek için içinden kendi kendime küfrediyordum.Michelle'nin duygularını bilmiyordum ama onun da bunu istediğini içimden hissediyordum.Ne yapacağını bilmiyordum ama onunla öpüşmeyi bırakamıyordum onun kokusu bana uyuşturucu çekermiş gibi hissediyordum.Beynimin boşluklarında oluşan onun görüntüsü doluyordu ve bu Darq'taki Michelle'ye daha fazla anlam yüklüyordu.Onunla öpüşmenin hazzının vücuduna yayılmasını hissediyordu.Birdaha...Birdaha...Birdaha Aşık Oluyordu Mich'e O anda Michelle'nin kollarını boynunda hissetti çevresindeki herkesin onlara baktığını düşünerek dudaklarını geri çekmeyi başararak Michelleye baktı ve bir elini saçına atmışken ona birkaç şey söyler ' İyi Misin Mich ?Şu Hikayeyi Bana Anlat...Bu Bebek Arabasında Yatan "Taş" Hatun Kimin Eseri? ' Dedi ve ona bakarak gülümsemeye çalıştı...