Gossip Girl R-Play
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.


You know, you love me. XOXO Gossip Girl
 
AnasayfaAnasayfa  Latest imagesLatest images  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  

 

 Umutsuz bekleyiş

Aşağa gitmek 
3 posters
YazarMesaj
Loretta Ann McLoren
Constance Billard IV.Sınıf
Constance Billard IV.Sınıf
Loretta Ann McLoren


Mesaj Sayısı : 193
Kayıt tarihi : 30/07/10
Lakap : Lory

Şöhret
Puan: 41

Umutsuz bekleyiş Empty
MesajKonu: Umutsuz bekleyiş   Umutsuz bekleyiş Icon_minitimeSalı Ağus. 03, 2010 10:21 pm

Loretta Ann McLoren & Jeremy M. Whitehouse

Loretta, neredeyse iki gündür üzerinden çıkartmadığı siyah ve mor renklerin hakim olduğu saten geceliği ile yatağında uzanıyordu. Gözlerini beyaz renkli tavandan ayırmıyordu. İki gündür kendisini her manada salmıştı. Jeremy ile şans eseri tanıştıkları o gece hala aklından çıkmıyordu. New York’da Jeremy gibi bir erkek, denizde kum gibi bir şey olsa da onda Loretta’yı çeken bir etmen vardı. İlk defa böyle olduğunu görmek Loretta’nın kendisinden iğrenmesine neden oluyordu. Hiçbir zaman bir erkek için bu duruma düşmezdi. Üstelik telefon numarası elinde olmasına rağmen ona mesaj atmak ya da aramak gelmiyordu içinden. Bir umutla kendisine bir şekilde ulaşmasını bekliyordu ama bu ne yazık ki iki gündür gerçekleşememişti. Belki de Jeremy çoktan unutmuştur diye düşünmekten alamıyordu kendisini. Tüm hayatını odasında, yatağın içinde geçirmesi olanaksız olacağından tek yapması gereken Mary aracılığı ile ulaştığı o numarayı tuşlamaktı – ki bu göründüğü kadar da kolay değildi. Yavaşça doğruldu ve komidinin üzerine bıraktığı telefonunu eline aldı. Hafifçe öksürdü ve ezberinde bulunan telefon numarasını ürkek bir şekilde tuşladı. Kalp atış sesleri ile telefonda ki “bip” sesi doğru orantıda sürüp gidiyordu. Jeremy’nin sesi Loretta’nın kulaklarında çınladığında, Loretta ağzını araladı. Konuşmaya başlayacaktı ki bunun basit bir telesekreter mesajı olduğunu anladı. Sesindeki hayal kırıklığını gizlemeye çalışarak mesajını bıraktı;

"Hey. Benim - Loretta. Numaranı ortak bir arkadaşımızdan buldum. Mary Klear. Senin eski bir - *öksürük sesi - arkadaşınmış. Bu akşam bir planın yoksa Central Park'da buluşabiliriz belki. Geri dönersin, hoşçakal"

Telefonu kapattı ve yatağının boş kısmına fırlattı. Sağ elini alnına götürüp ovalamaya başladı. Telefon numarasını bulduğu arkadaşının, Jeremy’nin tek gecelik sevgililerinden biri olduğunu çok mu belli etmişti? Hayatında hiç bu kadar küçük duruma düştüğünü hatırlamıyordu. “Bari bir işe yarasın…” diye geçirdi içinden. Jeremy’nin mesajına er ya da geç dönmesini beklerken iki gündür çıkmadığı yatağında oyalanmak istemiyordu. Yataktan çıkıp, saten ve mini olan geceliğini düzeltti ve kıyafet dolabına doğru yürümeye başladı. Dolabı açtığında karşısında bulduğu bu düzen onu biraz olsun rahatlatmıştı. Loretta’nın alışveriş merakının yanı sıra aldığı her eşyanın değerli bir şekilde korunmasına karşı da bir hassasiyeti vardı. Siyah renkli olanlar, mor renkli olanlar, mavi renkli olanlar ve diğer tüm renkler tek tek dizilmişti. Bu Loretta’nın işini çok daha fazla kolaylaştırıyordu. Askılıkta bulduğu buz mavisi elbisesini alelacele üzerine geçirdi. Elbise dizlerinin hemen üstünde son buluyordu ve bel kısmında elbisenin renginden biraz daha koyu bir kuşak geçiyordu. Alt rafta bulunan, bu elbise için tasarlanmış buz mavisi babetlerini ayağına geçirdi. Telefonunu kontrol etmek için yatağına doğru ilerlediğinde telefonun çalmış olduğunu ama duymadığını fark etti. Büyük bir heyecanla telefonu kaptı ve derin bir nefes alarak bırakılan mesajı dinlemeye başladı.

*Hızlı hızlı soluk alış-veriş sesleri* "Pekala orda olacağım."

Loretta tam o anda beyninden vurulmuşa döndü. Mesajı tekrar ve tekrar dinledi. Jeremy –tahmin etmesi gerektiği gibi- başka bir kızın kollarında keyfine bakıyordu. Loretta ise iki gün boyunca kendisini eve kapattığı ve kaçırdığı partilerle kalmıştı. Sinirle telefonunu avucunun içinde sıktı. Derin derin ve sık bir şekilde nefes alıp verdi. Şimdi biraz rahatlamıştı. Hem bar köşesinde iki kere öpüştüğü bir adamı nasıl olurda sahiplenebiliyordu? Baştan yaptığı bir hata sayesinde kusursuz olan hayatını zora sokmuştu. Şimdi oraya gidecekti ve bunların hiç birisini umursamıyormuş gibi yapacaktı. Sanki Jeremy sıradan biriymiş gibi…



Elbisesine uygun şık bir çantayı eline aldı ve odasından çıktı. Hemen kapıda endişeli bir şekilde bekleyen, yardımcısı Jane rahatladığını gösteren derin bir nefes aldı ve konuşmaya başladı "Ah, bayan McLoren. Beni çok endişelendirdiniz. Neden odanızdan çıkmıyordunuz?" Loretta ise yüzüne taktığı mutlu kız maskesi ile cevap verdi "Çok yorgundum Jane. Her şey yolunda!" neşeli sesinin arkada bıraktığı çoşkuya aldırmadan evinden çıkarak aşağı, limuzinin beklediği yere indi. Şoföre kibar bir şekilde selam verdi ve arabaya bindi. "Central Park" Zaten evlerine çok yakın olan bu parka geldiğinde, arabasından hızlı bir şekilde indi ve temiz havayı içine çekti. Yakınlarda bulunan banklardan birine doğru yürümeye başladı. Tahmin ettiği gibi Jeremy gelmemişti. Belki de gelmeyecekti. Öyle bir hata yaptığı an Loretta'nın gerçek yüzünü görmek zorunda kalırdı.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Jeremy M. Whitehouse
St.Jude IV.Sınıf
St.Jude IV.Sınıf
Jeremy M. Whitehouse


Mesaj Sayısı : 410
Kayıt tarihi : 30/07/10
Lakap : Jerry

Şöhret
Puan: 49

Umutsuz bekleyiş Empty
MesajKonu: Geri: Umutsuz bekleyiş   Umutsuz bekleyiş Icon_minitimeSalı Ağus. 03, 2010 10:59 pm

Belli belirsiz inlemelerin arasında bir aşağı bir yukarı hareket eden Jeremy, çalan telefonu uzun bir süre duyamamıştı. Hemen ardından gelen tanıdık bir sesi duyduğunda şaşırdı ve olağan hareketini yarıda kesti. Üstünde olduğu sarı saçlı mavi gözlü bu fıstık, soluk soluğa bir şekilde, meraklı gözlerle Jeremy'i izliyordu. Telefondan gelen sesleri dinlerken adeta yıldırım çarpmışa dönüvermişti. Şu anda yaptığı şeyden bir anda utanır bir edayla kadının üzerinden kalkmıştı. Kadın biraz bozulmuştu ama açıkası umrunda bile değildi. Onun gibi yüzlerce bebek istediği an onun olabilirdi.

"Hey. Benim - Loretta. Numaranı ortak bir arkadaşımızdan buldum. Mary Klear. Senin eski bir - *öksürük sesi - arkadaşınmış. Bu akşam bir planın yoksa Central Park'da buluşabiliriz belki. Geri dönersin, hoşçakal"

Yanında bulunan kadının üzerini değiştirmesini önemsemeyerek telefondaki numarayı tuşladı. Cevap vermesi gerektiğini biliyordu; aslında onunla buluşmak da istediğini fark etti. İki gün önce olanlardan sonra resmen bu kızın hayalleriyle süslenmiş peri masallarıyla uyanmaktan yorulmuştu. O kız zaten çantada keklikti; ama fazla bekletmek başka sümüklülere davetiye çıkarmak demekti.

"Pekala orda olacağım."

Bunu söylerken arkasındaki aptal kadının kasten hızlı hızlı nefes alıp verdiğini fark etti. Bu gerçekten büyük bir ayıp olmuştu. Jeremy bu kadar sorumsuz olduğunu hatırlayamıyordu; ama bu kadının işi kelimenin tam anlamıyla bitmişti. Telefonu az önce seviştikleri yatağa adeta fırlatırken yavaşça arkasında hızlı hızlı solumakta olan bu sürtüğe döndü. Bir çok şey söylemek istiyordu; ama kendisi gibi birine bu yakışmazdı.

"Seni fuhuştan içeri tıktırabilirim biliyorsun değil mi?" dedi gayet ciddi bir tavırla.

Kadındaki korkmuşluk ifadesini gördükten sonra içinde büyük bir haz oluştu; ama ciddiyetini de bozacak değildi. Elinin tersiyle bir köpeği kovar gibi 'git' hareketi yaptı. Bu kadına dersini vermek için uygun bir zamanlama değildi. Hazırlanıp Central Park'a doğru yol alması gerekiyordu. Kadın odadan aynı bir köpek biri çıkarken ardından kapattı.

Çift kişilik yatağının yanındaki büyük gardroba doğru hızlıca yürüdü ve kapağını sertçe açtı. Siyah bir takım elbise, kırmızı, beyaz çizgili bir kravatı hemen önünde gördü. Dolaptan adeta yırtarcasına çıkartırken gardrobun kapağını sertçe kapadı. Üzerine hızlı hızlı giydiği takım elbisesin ardından kravatını bağladı ve nasıl göründüğüne dahi bakmadan odadan dışarıya çıktı. Saçlarını akşamdan kalma dağınıklığıyla bırakmıştı. Oldukça pasaklı gözüküyordu; ama aynı zamanda bu onu cazibeli kılan en büyük etmen olduğunu da biliyordu...

***

Central Park'a geldiği vakit; bankların birinde oturan Loretta'yı şimdi rahatlıkla seçebiliyordu. Görünüşüne bakılırsa azıcık sinirli, biraz da sabırsız bir ifadesi vardı. Onu fazlasıyla beklettiğini biliyordu; ama özür dilemesini de her zaman iyi becerebilen birisi olmuştu. Odasındaki o sürtük için uygun kelimeleri bulmuştu bile... Ağır adımlarla yanına gitti ve oturmadan önce karşısına geçerek konuşmaya başladı.

"Telefondaki o ses için özür dilerim. Sürtük, kasten yaptı... Ah, biraz da geç kaldım. Sanırım onun için de özür dilemeliyim. Bu güzel bayan beni affeder mi acaba?" dedi hülyalı bir ses tonuyla ve alacağı tepkiyi beklemeye başladı.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Loretta Ann McLoren
Constance Billard IV.Sınıf
Constance Billard IV.Sınıf
Loretta Ann McLoren


Mesaj Sayısı : 193
Kayıt tarihi : 30/07/10
Lakap : Lory

Şöhret
Puan: 41

Umutsuz bekleyiş Empty
MesajKonu: Geri: Umutsuz bekleyiş   Umutsuz bekleyiş Icon_minitimeSalı Ağus. 03, 2010 11:22 pm

Loretta oturduğu bankta bacak bacak üstüne atmıştı ve bacaklarını sallıyordu. Bu Loretta'nın dilinde sabırsızlık ve beklemekten usanma ifadesiydi. Telefonda olan o şeyin üstüne bir de böyle bir bekleyiş içine girmesi onu tam manasıyla salak durumuna düşürmüştü. Sadece beş dakika daha bekleyecekti ve ardından bu lanet yerden çekip gidecekti. Keyfine baktığı o sürtüğün yanından kopamamıştı belli ki. Ona büyük bir haz veriyordu ve bu zevki Loretta gibi biri için bölmemeliydi. Bu düşünceler Loretta'nın zaten ağrıyan başına, daha büyük bir ağrı soktu. Kafasına ölümcül bir darbe almış gibiydi. Loretta'nın katlanamadığı tek şey varsa oda; aptal yerine koyulmaktı. Elini oturduğu bankın yanına sert bir şekilde vurdu. Yine de siniri yatışmıyordu. Kafası öne eğik bir şekilde düşüncelerle boğuştuğu için karşısına gelen Jeremy'i fark etmemişti, ta ki konuşana kadar;
"Telefondaki o ses için özür dilerim. Sürtük, kasten yaptı... Ah, biraz da geç kaldım. Sanırım onun için de özür dilemeliyim. Bu güzel bayan beni affeder mi acaba?"
dedi hülyalı bir ses tonuyla.

Loretta bu sesi duyduğu anda kendisini toparladı ve yavaşça başını kaldırıp Jeremy'e baktı. Bu durumda verilebilecek en yanlış tepki ona çemkirmek ve onu bir kaç fiziksel temas sayesinde sahiplendiği göstermek olurdu. Ama oldukça rahat, umursamaz ve mutlu gözükürse bu Loretta'yı çok daha cazip bir hale getirirdi. Kafasında kurduğu bu stratejinin tutacağından neredeyse emin gibiydi. Yine de içinde büyük bir sıkıntı vardı. Eh, bu da normal karşılanması gereken bir şey olmalıydı. Çünkü, hoşlandığı çocuk yarım saat öncesinde başka bir kadının kollarındaydı.

Yüzüne alaylı bir gülümseme yerleştirdi ve konuşmaya başladı. "Ses mi? Ne sesi - ahh... Şu ses... Hiç önemli değil, Jeremy. Partnerin seni sahiplenmeye çalışmış." hafif bir kahkaha attı ve konuşmaya devam etti "
Bende beş dakika önce geldim."

Hemen ardından oturması için yanını işaret etti. Yalan söyle konusunda oldukça usta olan Loretta bu işi de kolaylıkla atlatmıştı. Ama aklını meşgul eden çok önemli bir soru vardı. Çok mu umursamaz davranmıştı? Yoksa tam kıvamında mıydı? Jeremy'nin gelir gelmez bu durumu açıklamış olması biraz da olsun onu sevindirmişti. Ama ne olursa olsun içinde bulunduğu durumu açıklamaya yetmiyordu.

Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Jeremy M. Whitehouse
St.Jude IV.Sınıf
St.Jude IV.Sınıf
Jeremy M. Whitehouse


Mesaj Sayısı : 410
Kayıt tarihi : 30/07/10
Lakap : Jerry

Şöhret
Puan: 49

Umutsuz bekleyiş Empty
MesajKonu: Geri: Umutsuz bekleyiş   Umutsuz bekleyiş Icon_minitimeSalı Ağus. 03, 2010 11:32 pm

O aptal kadın yüzünden adeta bir sümüklü böcek gibi yavaş yürüyen merdivenlerde ezilircesine yakalanmıştı. Bunun için herhangi bir kıza hesap vermekten nefret ettiği halde, Loretta'yı herhangi bir kız olarak görmemişti. Bunun sebebini bilmiyordu; ama kendisi de bu duruma şaşırmaktaydı. Çok önemli bir aytıntıyı atlıyormuşcasına düşüncelere girdiği anda, Loretta'nın kendisine bakıp küçük özürüne cevap verdiğini hayal meyal duydu ve kendisini düşüncelerden kurtararak, yüzüne bakmaya başladı.

"Ses mi? Ne sesi - ahh... Şu ses... Hiç önemli değil, Jeremy. Partnerin seni sahiplenmeye çalışmış." hafif bir kahkaha attı ve konuşmaya devam etti "Bende beş dakika önce geldim." dedi Loretta alaycı bir kahkahanın eşliğinde.

Resmen dumura dönmüş bir halde Loretta'nın söylediklerini beyninin işleyiş kısımından hızlıca geçirmeye başladı. Zeki bir çocuktu ve ne cevap vermesi gerektiğini bilirdi. Öte yandan kadın az önce oldukça sabırsız ve sinirli gözükürken bir anda bu denli yumuşaması imkansızdı. Belli ki, Jeremy'e oyun yapıyordu. Bu oyun güzeldi; ancak Jeremy aptal değildi. Bunu anladığını gösterecek uygun bir kelime arayışındayken buna gerek olmadığını anladı. Yüzünde belli belirsiz bir gülümsemeyle Loretta'nın buyur ettiği banka oturdu.

"Aslında kendisi partnerim değil, eski sevgilimdi. Benden birkaç eski eşyasını almak için kapımı çalmış, lanet olasıca sürtük..."
dedi ve sinirliymiş gibi bir ifadeyle sözünü bitirdi.

Yalan söylemeyi çok iyi bilirdi. Bu uydurduğu yalana inanmaması mümkün değildi; çünkü hiç bir şey belli etmemişti. Olabildiğince sıradan bir ses tonuyla yalanını atmıştı. Loretta, tahmin ettiği kadarıyla duyduğu bu yalandan sonra oynamakta olduğu oyun için pişmanlık duyacaktı; ya da kendisini salak gibi hissedecekti. Her ihtimale karşılık büyük bir haz ile, Loretta'dan gelecek olan tepkiyi ve cevabı beklemeye başladı.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Loretta Ann McLoren
Constance Billard IV.Sınıf
Constance Billard IV.Sınıf
Loretta Ann McLoren


Mesaj Sayısı : 193
Kayıt tarihi : 30/07/10
Lakap : Lory

Şöhret
Puan: 41

Umutsuz bekleyiş Empty
MesajKonu: Geri: Umutsuz bekleyiş   Umutsuz bekleyiş Icon_minitimeSalı Ağus. 03, 2010 11:57 pm

Büyük bir merak ve büyük bir endişeyle Jeremy'nin vereceği tepkiyi bekliyordu. Bu tür oyunları daha önce çok oynamıştı ve bu oyunların sonunda istediği kişi onu kazanmak için savaşıyor olurdu. Aynı durumun Jeremy için yaşanmasını her ne kadar çok istese de Jeremy'nin savaşmasına gerek kalmazdı. Loretta, Jeremy istediği anda kendisini onun kollarına bırakmaya hazırdı. Ama öncelikle içinde taşıdığı soruların, cevaplarını bulması gerekirdi. Aksi takdir de Jeremy'i her aradığında farklı bir kadının inlemesiyle karşılaşabilirdi ki bunu kaldırabileceğini sanmıyordu. Olabildiğince rahat gözükmeye devam ederek, verdiği cevabın bıraktığı izleri seyretmeye başladı. Umursamazlığı Jeremy de şok etkisi yaratmış gibiydi. Loretta amacına ulaştığını anladığında çok rahatlamıştı. Sonrasında Jeremy, Loretta'nın buyur ettiği banka otururken yüzüne hafif bir tebessüm yerleştirdiğinde, dumur olma sırası Loretta'ya geçmişti.

"Aslında kendisi partnerim değil, eski sevgilimdi. Benden birkaç eski eşyasını almak için kapımı çalmış, lanet olasıca sürtük..." dedi Jeremy sinirli bir şekilde.

Loretta şaşırmış bir şekilde ağzını araladı ama kendisini toparlaması çok kısa bir zaman almıştı. Ciddi anlamda bozguna uğratılmıştı. Girmek üzere olduğu savaştan, henüz en başındayken malup bir şekilde ayrılmıştı. İçinde bulunduğu bu salak durumdan çıkmaya çalışırken, daha beterine yakalanmış olmak Loretta'nın hiç hoşuna gitmemişti. Tam bu andan sonra Jeremy'e karşı oyunlarını bir köşeye atmaya karar verdi. Bu tür entrikalar işleri daha da yokuşa sürmekten başka bir işe yaramıyordu. Her şeyden önemlisi, Jeremy'i suçladığı için kendisini çok kötü hissetmişti. Bu durumu nasıl kurtarabilirim diye düşünmeye başlamıştı bile. Kısa süre sessiz kaldıktan sonra olağan ses tonuyla Jeremy'e cevap verdi;

"Eski sevgilin mi? Çok özür dilerim. Ben sanmıştım ki - " - ses tonundaki utangaçlık, yüzünün kızarmasına sebep olmuştu - "Mesajıma geri dönmene çok sevindim. Seni yeniden görmek çok güzel." dedi halinden memnun bir şekilde.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Jeremy M. Whitehouse
St.Jude IV.Sınıf
St.Jude IV.Sınıf
Jeremy M. Whitehouse


Mesaj Sayısı : 410
Kayıt tarihi : 30/07/10
Lakap : Jerry

Şöhret
Puan: 49

Umutsuz bekleyiş Empty
MesajKonu: Geri: Umutsuz bekleyiş   Umutsuz bekleyiş Icon_minitimeÇarş. Ağus. 04, 2010 12:23 am

Söylediği küçük yalanın (!) işe yarayacağından neredeyse adı kadar emindi. Böyle şeyler çok fazla başına gelmişti ve o, soğukkanlı bir şekilde davranmayı hep becerebilmişti. Çapkın bir erkek oluşu babasından aldığı bir özellik olsa da, babasının ne kadar aşağılık biri olduğunu şimdi düşündüğünde, kendisinin öyle biri olmadığını bildiğini fark etti. Annesi öldüğü vakit bile sahip olduğu o büyük Whitehouse holdinginin, lüks bir otelinde sarışın çıtırlarla vakit geçirebiliyordu. Ondan kelimenin tam anlamıyla nefret ediyordu. Sadece nefret mi? Aynı zamanda ölmesini bile istiyordu. 'Keşke annem yerine o ölseydi...' düşüncelerinden çıkmasına sebep olacak bir tanıdık ses onu kendine getirdi. Hangi düşüncelerden, hangi düşüncelere kaydığını fark edince biraz şaşırdı.

"Eski sevgilin mi? Çok özür dilerim. Ben sanmıştım ki - " - ses tonundaki utangaçlık, yüzünün kızarmasına sebep olmuştu - "Mesajıma geri dönmene çok sevindim. Seni yeniden görmek çok güzel." dedi halinden memnun bir şekilde Loretta.

Jeremy planının işe yaramasına çok sevinmişti; fakat kafası annesinin ölümüne gittiği an yüzünde asık bir suratla belli belirsiz Loretta'ya gülmenin pek işe yarayacağından emin değildi. Ailevi sorunlarını asla başkalarıyla paylaşmayacak bir karakter yapısına sahipti. Kapalı bir kutu olup kimseden yardım almadan yaşamak onun alışkanlık haline getirdiği bir yaşam prensipiydi. Hepsinden öte; etrafında bu kadar insan olmasına rağmen aslında tamamen yanlızdı. Bunun düşüncesi bile insanın moralini alt üst etmeye yetiyordu. Bu buluşmaya gelmekle hata etmişti. Yo, aslında hata etmemişti; ama annesini düşünmek tamamıyla bir hatadan ibaretti.

"Seni görmekte güzel Loretta... Numaranı kaydettim rehberime..." dedi sıkıntılı bir ses ifadesiyle. Loretta'nın bunu anlamamış olması imkansızdı. Kendisini salak gibi hissederek gözlerini ondan kaçırdı ve boş boş etrafına bakınmaya başladı. Ne olduğunu sormamasını diliyordu...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Loretta Ann McLoren
Constance Billard IV.Sınıf
Constance Billard IV.Sınıf
Loretta Ann McLoren


Mesaj Sayısı : 193
Kayıt tarihi : 30/07/10
Lakap : Lory

Şöhret
Puan: 41

Umutsuz bekleyiş Empty
MesajKonu: Geri: Umutsuz bekleyiş   Umutsuz bekleyiş Icon_minitimeÇarş. Ağus. 04, 2010 12:42 am

Daha demin yaptığı hata için hala kendisini suçlu hissediyordu. Resmen durduk yere iğrenç bir şeyle suçlamıştı onu. Bu pervasızca davranışının içinde oluşturduğu vicdan azabını rahatlatmak için her ne kadar özür dilemiş olsa da bu pek işe yaramamıştı. Jeremy'nin bir anda düşen suratı, Loretta'ya bu konuda ne kadar çok alındığını gözler önüne seriyordu. Loretta kendisini affettirmek için başka yollar bulmak zorundaydı belli ki. Ama Loretta'nın takıldığı bir konu vardı. Ufak bir yanlış anlaşılma Jeremy'nin moralini bu kadar bozmayı başarabilir miydi? Gerçekten bu kadar hassas biri miydi? Eğer öyleyse Loretta'nın, insanları dış görünüşlerine göre sınıflandırmamayı bir kez daha hatırlaması gerekirdi. Çok güçlü bir yapıya sahip olan birisi aslında bir o kadar da hassas olabilirdi. Yine de bu yapbozun eksik bir parçası var gibiydi.

Jeremy "Seni görmekte güzel Loretta... Numaranı kaydettim rehberime..." dedi sıkıntılı bir ses ifadesiyle.

Jeremy sözlerini bitirdiğinde Loretta olayın başka bir şey olduğunu büyük bir rahatlıkla anladı. Bu kadar ufak bir durum, Jeremy'i bu kadar derinden etkileyemezdi. Jeremy'e baktığında gözlerinin içindeki hüzünün çok daha derin olduğunu fark etti. Çok daha farklı... Ne olduğunu sorsa mı, sormasa mı bir türlü karar veremiyordu. Bu kararı vermesi için öncelikle Jeremy'nin gözünde Loretta'nın kim olduğunu anlaması gerekiyordu. Tahmin ettiği gibi özel bir mevzu ise belki de Jeremy iki gün önce tanıdığı birine bunu anlatmak istemezdi. Aşağı yukarı iki gün önce tanışmış olmalarına rağmen Loretta, Jeremy'i kendisine çok yakın hissediyordu. Uzun zamandır tanıyormuş gibi... Bir an için tereddüt etmesine aldırmadan konuşmaya başladı.

"Hey... Bir anda suratının asılması benim daha demin kırdığım saçma potsa hemen şurada kendimi cezalandırabilirim." dedi ufak bir tebessümle "Yok ama değilse, ne olduğunu bana anlatmanı istiyorum." diye devam etti, daha demin ki sevecen ses tonu şimdi ciddiye dönmüştü.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Jeremy M. Whitehouse
St.Jude IV.Sınıf
St.Jude IV.Sınıf
Jeremy M. Whitehouse


Mesaj Sayısı : 410
Kayıt tarihi : 30/07/10
Lakap : Jerry

Şöhret
Puan: 49

Umutsuz bekleyiş Empty
MesajKonu: Geri: Umutsuz bekleyiş   Umutsuz bekleyiş Icon_minitimeÇarş. Ağus. 04, 2010 1:11 am

İçine düşen gölgenin etkisiyle adeta bir hapishane esiri gibi karanlık ve puslu bir yerde hissetti Jeremy kendisini... Annesin zamansız ölüşünün ardındaki yoğun anlam kümeleri kafasının önünden geçerek görüşünü bulandırmaya başlamıştı. İnsanların ne kadar aptal ve zalim varlıklar olduğu düşünceleriyle, annesinin hastanedeki son nefes verişini bu hışırtılı rüzgarın etkisiyle yitip giden ve bir daha asla görünmeyecek olan kum tanelerine benzetmişti... O çokta büyük biri sayılmazdı. Uzaktan bakıldığında, yeni yetişmeye başlayan bir meşe ağacının yemyeşil yapraklarından farksız bir hayatı olmuştu. Babasının çapkın huyunu isteyipte mi yoksa istemeden mi ondan almış olduğunu bilmiyordu; ama bu artık onun olduğu insan çeşidiydi. Daha iki gün önce tanıştığı bu kıza ne kadar güvenebilir bilemiyordu. Ne de olsa asla kolay yutulur bir lokma olmamıştı; bu kızda başka bir şey vardı. Onun dışında herhangi birisiyle birlikte olmak istemediğini fark etti. Bu kendisi adına büyük bir değişimdi; peki ya o memnunmuydu? Kendisine bu soruyu sorduğu vakit aldığı cevap karşısında biraz şaşırmıştı. Evet, fazlasıyla memnundu ama bunun sebebini anlayamıyordu...

"Hey... Bir anda suratının asılması benim daha demin kırdığım saçma potsa hemen şurada kendimi cezalandırabilirim." dedi ufak bir tebessümle "Yok ama değilse, ne olduğunu bana anlatmanı istiyorum." diye devam etti, daha demin ki sevecen ses tonu şimdi ciddiye dönmüştü.

Daha iki gün önce bir striptiz barda adeta sevişirerek tanışan bir kız için oldukça samimi ve masum bir konuşmaydı bu. Tanışma şekillerine bakılırsa, bu kızın hiçte bu kadar masum ve ilgili biri olduğunu tahmin edememişti. Kendisinin hissettiği o nahoşça düşünceleri Loretta'nın hissediyor olması muhtemeldi. Belki de geçmiş yaşamında tam bir sürtüktü; yani Jeremy'nin tam bir çapkın olmasının yanında onun da aynı olması fikri, olağan görülüyordu. Kız, daha tanımadığı bir çocukla resmen görür görmez sevişmişti; ama karşısında konuşan bu kız bunu yapmış olmasına rağmen bir hisler saklıyordu sanki. Kapalı kutunun sadece kendisi olmadığını anlayarak birazcık sevindi...

Henüz yeni gelip oturduğu bu banktan kalkma fikri ona çok cazip görünüyordu. Annesinin, sonbaharda sararıp solan yapraklar gibi düşmesi ve hışırtı çıkartan rüzgarın etkisiyle adeta gitmesi onu yeterince üzmüştü. Kalkıp iki gün önce striptiz barda tanıştığı bu kızdan ne kadar etkilenmiş olsa da, ona bu hislerini paylaşmazdı. Aslında kapalı kutu olması, onun kimseyle herhangi bir anısını paylaşmamasını sağlıyordu ve o bundan memnundu. Çoğu zaman yanlızlığıyla cebelleşen bir insan olması psikolojisini kötü de etkilese yapamıyordu; o hayatını kimseye açamıyordu. Belki bu da bir çeşit farklı hastalık olabilirdi...

"Aslında şey - pardon - bir işim olduğunu fark ettim. Gitmem gerekiyor. Yani-" sözü kekelemelerinin eşliğinde yarım kaldı. "Ben - özür - sanırım gitsem iyi olacak. Numaran bende, yarın mesaj atarım ve biraz eğleniriz..." diyerek lafını sonlandırdı.

Oldukça üzgün bir suratla daha fazla burada kalabileceğini sanmıyordu. Bu kısa ziyareti, annesinin ölümünün hatıralarının bir günlük sayfasının yırtılırcasına eline düşmesi gibi hafızasında birden bire yer edinmişti. Az önceki hüzünlü ses tonunu Loretta elbette fark etmiş olmalıydı; zaten daha fazla saklayacak gücü de kalmamıştı. Sözlerinin ardından Loretta'nın yüzüne olabildiğince az bakara banktan kalktı ve arkasına bile bakmadan ortadan kayboldu...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Loretta Ann McLoren
Constance Billard IV.Sınıf
Constance Billard IV.Sınıf
Loretta Ann McLoren


Mesaj Sayısı : 193
Kayıt tarihi : 30/07/10
Lakap : Lory

Şöhret
Puan: 41

Umutsuz bekleyiş Empty
MesajKonu: Geri: Umutsuz bekleyiş   Umutsuz bekleyiş Icon_minitimeÇarş. Ağus. 04, 2010 1:53 am

Daha önce hiç kimsenin suratının asık olmasını bu kadar önemsememişti. Loretta’nın değiştiği açıktı ama onu değiştiren şey tam olarak neydi? Mary’de, Yvonne’de Jeremy için pek hoş şeyler söylememişti. Hatta Yvonne bir kere bile gittiği mekândan eli boş ayrılmadığını söylemişti. Jeremy gibi her günü farklı bir kızla geçen, seks düşkünü bir insan mı değiştirmişti Loretta’yı? Tam olarak neden olduğunu çözemiyordu ama ne olduğunu çok net görebiliyordu. Jeremy’den önce elde etmek için çeşitli entrikalar ve oyunlar çevirdiği kişiler şimdi deli gibi onu arıyordu ama Loretta hiç birisinin çağrısına geri dönmemekle birlikte onları aklının ucundan bile geçirmiyordu. İki gün boyunca Jeremy’nin Loretta’yı aramamış olması, normal şartlar altında Loretta’nın başka erkeklerde teselli bulması ile sonuçlanırdı. Ama Loretta hiçte kendisine yakışmayan bir davranış sergileyerek kendisini odasına kapatmıştı. Kısacası bunca zamandır ihtiyacı olan tek şey varmış; Jeremy…

Loretta daha demin ki yaklaşımıyla ilgili birçok soruyla boğuşuyordu. Bu olayın en başına, iki gün önce Jeremy ile tanışmalarına döndü. Normal bir tanışma değildi bu. Bir saatlik tanışmanın, otuzuncu dakikasında birbirlerini öpmeye başlamışlardı. Striptiz barda tanıştığı biriyle oracıkta sevişmeye başlaması ne Loretta için ne de Jeremy için pek de iyi bir izlenim sayılmazdı. Aslında Loretta tam da bar köşesinde hiç tanımadığı bir adamla öpüşebilen bir kızdan ibaretti. Ta ki Jeremy'e karşı bu akşam, burada, bu yaklaşımda bulunana kadar...

Loretta, merak içinde bu yaklaşımına karşı vereceği tepkiyi bekliyordu. Jeremy'i henüz tanımıyordu ve nasıl biri olduğunu bilmiyordu. Onun hakkında tek bildiği çapkın biri olduğuydu ki herkes sadece bunu biliyordu. Bu kadar tanınan biri hakkındaki bilgilerin bununla sınırlı olması son derece garipti. Aynı zamanda içine kapanık, insanlarla bir şeyler paylaşmaktan uzak biri olduğunun göstergesiydi. Eğer Loretta'nın tahmin ettiği gibi bir durum varsa, tam şuanda çok yanlış bir hamle yapmış olurdu. Loretta'nın bildiği bir şey varsa oda içine kapanık insanları anlamanın ne kadar zor olduğuydu. Loretta tıpkı Jeremy gibi daldığı düşünceler arasından Jeremy'nin kadife gibi sesi sayesinde çıkabilmişti; "Aslında şey - pardon - bir işim olduğunu fark ettim. Gitmem gerekiyor. Yani-" sözü kekelemelerinin eşliğinde yarım kaldı. "Ben - özür - sanırım gitsem iyi olacak. Numaran bende, yarın mesaj atarım ve biraz eğleniriz..." diyerek lafını sonlandırdı ve ayağa kalktığı gibi oradan ayrıldı. Üstelik Loretta'nın suratına bakmamak için büyük bir caba harcamıştı.

Bir işi olduğunu mu fark etti? Hah. Bu tamamiyle koca bir palavraydı! Loretta'dan - anlayamadığı bir sebepten dolayı - resmen kaçmıştı. Bu tavrı sadece Loretta'yı haklı çıkartmıştı. Tıpkı tahminlerinde olduğu gibi Jeremy içine kapanık biriydi. Aklına ne geldiğini, neden bu derece etkilendiğini ve neden Loretta'ya açılmadığını bilmiyordu. Belki de sadece Loretta'ya güvenmiyordu - ki eğer durum böyleyse pekte haksız sayılmazdı. Loretta öylece kaldığı banklarda oturmaya devam ederken, uzun bir süre Jeremy'nin gittiği yönü seyretti. Garip şekilde onu önemsiyordu. Neler olduğunu bilmek ve elinden geldiğince yardımcı olmak istiyordu. Tam şuanda yapılabilecek en doğru şeyin ne olduğunu kestirmek çok güçtü. Onu aramalı mıydı? Ararsa çok mu üzerine gitmiş olurdu? Ama aramazsa onu umursamadığını düşünebilirdi. Derin bir nefes aldı ve banktan kalktı. Kafasında bir çok soru işareti ile köşede onu bekleyen limuzinine doğru ilerledi. Limuzine bindiğinde kafasındaki soru işaretleriyle o kadar meşguldu ki, şöforun sorusunu ikinci soruşunda cevaplayabilmişti; "Eve dönüyoruz, James."
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Andreas Chamberlain
Fotoğrafçı&Manken
Fotoğrafçı&Manken
Andreas Chamberlain


Mesaj Sayısı : 235
Kayıt tarihi : 18/07/10

Şöhret
Puan: 630

Umutsuz bekleyiş Empty
MesajKonu: Geri: Umutsuz bekleyiş   Umutsuz bekleyiş Icon_minitimeÇarş. Ağus. 04, 2010 9:25 pm

Ahahahaah çok güzel, bu çifti çok beğendim. O yüzden size +2 vermem istiyorum rpden hariç

Rpnizde de bi kusur felan görmedim ki zaten kusur aramıyorum. 5 tam puan veriyorum rpnize. yani toplam 7 puan.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Umutsuz bekleyiş
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Umutsuz Vaka D.

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Gossip Girl R-Play :: New York City :: Manhattan :: Central Park-
Buraya geçin: